Hem enflasyonun artış göstermesi hem de bu sene ülke olarak yağışların azalması, kuraklığın yaşanması nedeniyle neredeyse her türlü gıdanın fiyatı artış gösterdi. Bu sefer farklı bir yolla yaklaşıp olaya aşure üzerinden gıda fiyatlarının ne denli arttığını kanıtlayacağız. Tam da aşure zamanı gelmişken belirtelim ki geçen sene bu dönemlerde 10 kişilik bir aşure 19 liraya mâl oluyordu. İçinde bulunduğumuz dönemde ise bu fiyat 30 liraya kadar ulaştı. Diğer sebze ve meyvelerin yanı sıra kuru bakliyat fiyatının çok çok fazla artmış olması bundaki ilk etken. Kuru kayısının fiyatında yüzde 132’lik bir artış söz konusu iken fındığın da yüzde 110 zamlandığını vermiş olduğumuz örnekler arasına ekleyelim.
“Kayısıda fiyat eylüle kadar düşmez”
Türkiye’de kayısının başkenti Malatya’nın Ticaret Odası Başkanı Hasan Hüseyin Erkoç’a göre, yaşanan don 100 yılda bir gelen bir afetti, fiyatlar yeni hasad dönemine yani eylüle kadar yüksek kalır. Al Jazeera’ye konuşan Erkoç, fiyatların dondan önce de üretici açısından çok çok düşük olduğunu belirtiyor, şu andaki fiyatları da tüketici açısından yüksek buluyor. Erkoç’a göre orta yolun bulunması lazım: “Dondan önce üretici ciddi maliyet sorunları yaşıyordu. Üretici yıllardır mağdurdu, emeğinin karşılığını alamıyordu. Kayısı fiyatı ortalama kilo 14 TL olmalı. Kuru üzümde ise geçen yıl hiç ürün yoktu. Bu yıl üretim bol olunca fiyat düştü.”
Sağlıklı yaşam trendi kuruyemişe talebi artırıyor
Tüm Kuruyemiş Sanayici ve İşadamları Derneği (TÜKSİAD)’dan Proje Yöneticisi Ceren Topçu da yıllar içinde kuruyemiş tüketiminde artış olduğunu, bu yıl üretim daralınca fiyatların yükseldiğini anlatıyor:
“Sağlıklı yaşamın öne çıkması, diyetler… Pazarda son beş yılda ortalama yüzde 10 büyüme gördük. İhracat da sürekli artıyor. Fiyatlar, arz talep dengesinden kaynaklanıyor. Tüketim artarken, üretim iklim şartlarının etkisiyle geriliyor. Bu yıl üretimde azalma oldu ama şirket cirolarında azalma yaşanmadı.”
Tüketici farklı ürünlere yöneliyor
Al Jazeera’ye konuşan Papağan Kuruyemiş Yönetim Kurulu Başkanı Kani Emekçi’a göreyse kuraklık, don, sel gibi rekolteyi etkileyecek olumsuz gelişmeler olmaz ve ürünlerde iyi bir rekolte elde edilirse, fiyatlar geriler, aksi takdirde fiyatlar yükselir: Kani Emekçi’ye göre tüketici farklı ürünlere yöneliyor.
“Meteorolojik olayların etkisiyle; geçen yıldan kalan stokların azalması ve bu yıl da rekoltenin düşmesi nedeniyle kuruyemiş hammadde fiyatlarında ciddi artışlar meydana geldi. Fiyat artışları, bazı ürünlerde yüzde 100’e varan oranda gerçekleşti.Son tüketici nezdinde baktığımızda da ürünlerde yüzde 20 ile yüzde 100 arasındaki oranlarda fiyat artışı gerçekleşti. Kayısı, fındık ve Antep fıstığında yüzde 100’ü buldu. Kuruyemişte tüketim düşmedi ama farklı mahsullere yönelim söz konusu. Antep fıstığı veya fındık gibi ürünlere ilgi azalırken, örneğin yer fıstığında yüzde 25’e varan tüketim artışı meydana geldi. Yer fıstığında nispeten iyi bir rekolte gerçekleşti, fiyatı da diğer mahsuller kadar yükselmedi. Yine örneğin fiyatı daha makul sayılabilecek ay çekirdeğinde de tüketim artışı meydana geldi.”
“Kuru fasulye fiyatı düşüyor, bakliyat-buğday düşmez”
Hububat-Bakliyat Yağlı Tohumlar Birliği Başkanı Mahmut Aslan’ da bakliyat ve buğdayda bu yıl kuraklığın fiyatlarını yukarı çektiğini ifade ediyor. Al Jazeera’ye konuşan Aslan, bu yıl kuru fasulyede fiyatların düşmesini bekliyor amncak buğday ve bakliyatta ise mevsim etkilerinin fiyatları yükselteceğini düşünüyor.
Enflasyonu gıda fiyatları yukarı çekiyor
Reis Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Reis’e göreyse geçen yıl fiyatşar daha yüksek olabilir ancak son dört ayda fiyatlar düşmeye başladı. Reis, özellikle kuru fasulyede fiyatın yüzde 20 indiğini söylüyor; “Bu sene olumsuz hava şartlarıyla tarladaki bereket az oldu. Üretim az olunca da üreim maliyetleri arttı ama şu anda artışlar fazla değil. Örneğin nohut ve aşurelik buğdayda son dört aydaki artış sadece yüzde 5.”
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK)’in enflasyon verilerinde ana harcama gruplarında gıda ve alkolsüz içecekler grubu yüzde 24.45’lik ağırlığa sahip. Ekimde ise bu grupta yıllık bazda artış yüzde 12.56 oldu, yıllık enflasyon oranı 96’yı aştı. TUİK hesaplamalarında kullanılan temel gıda maddeleri bir yılda yüzde 109 arttı.